DOKUZUNCU CUMHURBAÅžKANIMIZ SAYIN SÜLEYMAN DEMÄ°REL’Ä° ZÄ°YARET ETTÄ°K.
BilindiÄŸi üzere Yönetim Kurulumuz ; Türk Telekomdan Ayrılan/Ayrılmak zorunda kalan, Türk Telekomda Çalışan/Çalışmak zorunda kalan arkadaÅŸlarımızın sorunlarını iletmek, Türk Telekomun özelleÅŸtirilmesinin sonuçlarına iliÅŸkin görüÅŸlerimizi aktarmak ve bu konularda kamu oyu oluÅŸturmak amacıyla, çeÅŸitli Siyasi Partilerin Yöneticilerinden randevu alıp görüÅŸlerimizi aktarmaktayız. Bu arada Türk Siyasi hayatı üzerinde önemli bir ağırlığı olan 9. CumhurbaÅŸkanımız Sayın Süleyman Demirel’i de ziyaret ederek, hem saygılarımızı sunmak, hem de DerneÄŸimizin faaliyetleri hakkında kendilerini bilgilendirmek istedik.
Sayın Demirel’i ziyarete; Dernek BaÅŸkanı Zafer TEKBUDAK, BaÅŸkan Yardımcısı Fazlı KÖKSAL, Sayman Yılmaz YAZICI, Yönetim Kurulu Üyeleri Nurdan TAN, Dinçer YETÄ°ÅžER, Rıza ÅžAHÄ°NER ile Denetim Kurulu Üyesi Aynur CAVCAV katıldılar.
Sayın Demirel ile randevumuz 26.Ocak.2011 günü Saat 12.00 de idi. Bizi saat 12.10 da kabul ettiler. Bize ilk sözleri, “Periyodik göz kontrolum vardı. Muayene biraz uzadı. Sizinle randevum olduÄŸu için muayeneyi yarım kesip döndüm. Sizden sonra yine muayeneye gideceÄŸim. Sizi beklettiÄŸim için kusura bakmayın” oldu. Bizler mahcubiyetle “EstaÄŸfurullah” derken, bizi 2 saat özel kaleminde beklettiÄŸi halde , özür dilemeyen bazı politikacıları hatırlayarak; “Devlet Adamı, ile politikacı farkı bu olsa gerek ” diye düÅŸünüyorduk.
Bizden, derneÄŸimizi ve faaliyetlerimizi anlatmamızı istediler. Genel BaÅŸkanımız DerneÄŸimizin faaliyetlerini anlatırken, 18 bin Türk Telekom çalışanının ÅŸu anda baÅŸka kamu kuruluÅŸlarında çalıştığını söyleyince. Büyük bir merakla; “Bunlar, kendi bilgi birikimleri, ihtisasları ile ilgili alanlarda çalıştırılabiliyorlar mı?” diye sordular. Biz “maalesef” deyince üzüntülerini ifade ettiler.
Sayın Demirel; Sivil Toplum örgütlerinin çok önemli olduÄŸunu, bizim de, Türk Telekomun özelleÅŸtirilmesindeki hataları ve noksanlıkları , Türk Telekom ‘dan baÅŸka kurumlara geçenlerin sorunların kamuoyuna aktarmakla büyük bir görev yaptığımızı ifade ettiler. Açılan davaların, baskıların bizleri yıldırmaması gerektiÄŸini ifade ettiler.
“Ben hayatım boyunca KONUÅžAN TÜRKÄ°YE için mücadele ettim. Åžu anda Türkiye Susan Türkiye olma yolunda ilerliyor. KonuÅŸan Türkiye’nin oluÅŸması için Sivil Toplum Örgütlerine büyük görev düÅŸüyor. Yılmayın. Mücadelenizde geri adım atmayın. Ben, sorunlarınızın kamuoyuna aktarılmasında üzerime düÅŸeni yapacağım.” Dediler.
Beraber fotoÄŸraf çekindikten sonra vedalaşıp ayrıldık.
Güniz Sokaktaki o tarihi evden ayrılırken, Bir Devlet adamı ile Yarım Saati aÅŸkın bir süre beraber olmanın hazzını yaşıyorduk.
|