Sabah Gazetesi Yazarı Dilek GÜNGÖR Turkcell Genel Müdürü Kaan TERZİOĞLU ile ilginç bir röportaj gerçekleştirmiş.
Bu röportajda Sayın TERZİOĞLU ilginç şeyler söylemiş. En ilgi çekeni de “Sektörde 1990’lı yıllarda yapılan Özelleştirmeler hatalıydı” tespiti.
Zihnimizi zorladık, sektördeki özelleştirmeleri düşündük… 2000’lerden önce sektörü etkileyecek bir özelleştirme aklımıza gelmedi… Haydi Aria’nın Lisans bedelinin ihalesini özelleştirme kabul edelim… O da 2000… Türk Telekom 2005 Kasım, TMSF’nin Telsim’i satışı, Türk Telekom Hisselerinin halka arzı… 800’lü hatların lisans devri… Hepsi 2003’den sonra…
Röportajı okuyunca anladık ki… Özelleştirmeden kasıt Lisans Sözleşmeleri… Malum Turkcell’in de, Vodafone’un (Telsim) Lisans Sözleşmelerinin sona ermesine 6 yıl Avea ile Türk Telekom’un Lisans (İmtiyaz) Sözleşmesinin sona ermesine 8 yıl kaldı…
Anlaşılan Sayın TERZİOĞLU Lisans Sözleşmelerini gündeme getirerek bu konuda kamuoyu oluşturmaya çalışıyor. Veya bu konuda yapılacak değişikliklere kamuoyunu hazırlıyor…
Bu konuyu başka bir yazıda ayrıntılı olarak tartışmak üzere bırakıp, Sayın Terzioğlu ile yapılan röportajı okuyalım;
Türkcell Genel Müdürü Kaan Terzioğlu, bugün yaşanan altyapı sorunlarının altında 1990’larda yapılan özelleştirmelerin olduğunu belirterek, “O dönemde özelleştirme diye kiralamalar yapıldı. Şimdi imtiyaz sözleşmeleri bitiyor. Yatırım yapan da yapmayan da pişman” dedi
Turkcell Genel Müdürü Kaan Terzioğlu ile bir araya gelerek telekomünikasyon sektörünün sorunlarını ve şirketin hedeflerini konuştuk.
İngiltere'nin BTK'sı ortak altyapı kararı aldı. Nasıl yorumluyorsunuz?
ABD'nin Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu (BTK) FCC ve İngiltere'nin regülasyon kurumu Ofcom network operatörlerinin data kullanımı ve erişimiyle ilgili sınırlamalar getiren yapıdan, aynı hizmete aynı kurallar getirmeye çalışan bir yapıya dönüştü. Bu regülasyon anlamında ciddi bir değişimdir. İspanya'nın ardından İngiltere de network altyapı paylaşımıyla ilgili kararlar almaya başladı. Bunlar bizim iki yıldır uyguladığımız trendler. Bizim altyapı üzerinden de ğil, hizmet ve deneyim üzerinden rekabeti gerçekleştirmemiz gerekir. Artık sadece dakika ve SMS satan şirketler değiliz. Datayı işleyerek dijital servisler satıyoruz.
FİBER İÇİN 13.5 MİLYAR YATIRIM LAZIM
Bizde altyapı sorunu neden çözülemiyor?
Sabit, mobil ve kule altyapımızı herkesle paylaşmaya hazırız. O yüzden kuleler için Global Tower adıyla Turkcell'den ayrı bir şirket kurduk. 3 operatör herkesi kapsayacak şekilde Türkiye'yi fiberle donatsa 13.5 milyar dolar yatırım gerek. Bunu ortak yaparsak 10 milyar dolar tasarruf sağlanır. Aslında kamu da özel de bunu istiyor. Ama biz 1990'larda özelleştirme sürecinde yaptığımız hataların sonucunu yaşıyoruz. O günlerde yapmak istenilen şeyler mahkeme iptalleri sonucu eksik kaldı. Özelleştirdiğimizi düşündüğümüz şeyleri kiralamış gibi bir noktaya düştük. Şimdi yatırımı yapan da pişman yapmayan da… Bakın, Türk Telekom da altyapı paylaşımı konusunda istekli. Ancak onların da elini kolunu bağlayan imtiyaz sözleşmesi var. Yeni Türkiye'de özel sektöre ve kamu otoritesine bu sektörün önünü açacak çok önemli vazifeler düşecek. Hep birlikte çözüm bulacağımıza inanıyorum. Bir fiber yatırımı 29 yılda geri dönüyor. Uluslararası muhasebe standartları 'imtiyaz sözleşmen ne kadarsa yatırımını o zamanda amorti edeceksin' diyor. Bugün imtiyaz sözleşmelerinin 8-9 senesi kaldı. Böyle bir yapıda kimseyi 'neden yatırım yapmıyorsun' diye suçlayamazsınız. 'Bunu doğru fiyattan niye paylaşmıyorsun' diye de suçlamazsınız. Türkiye'yi dijitalleştirmek istiyorsak bu problemleri aşmamız gerekiyor.
İmtiyaz sözleşmeleri için yeniden ihale mi olacak?
Bilemiyorum. Burada bir açılım yaratmak lazım.
Röportajın tamamını okumak için TIKLAYINIZ
|